Ülkemiz de Ayıların da ''Kara Avcılığı Kanunu'' kapsamında 2003 yılından
itibaren koruma altındaki yaban hayvanları listesine dahil edilmesiyle Doğu
Karadeniz'de ayı popülasyonunda artış oldu. Özellikle bu tarihten itibaren
yöre halkı, Türkiye'deki en büyük memeli yaban hayvan türü olan boz
ayılardan, kendilerine ve hayvanlarına saldırdığı, tarım arazilerine ve
arıcılık alanında üretim yaptıkları kovanlara zarar verdiği gerekçesiyle
haklı olarak şikayetlerini sıralıyor..
Karadeniz bölgesinde sık sık Ayı hikayeleri anlatılır oldu. Özellikle de
arıcılar. Ayılarin, arıcılardan gelen talepler üzerine zarar görmemesi için
zaman ayarlı elektro-mekanik bir düzenek geliştirildi. Bu düzeneği yapan
Enver usta, Petek sahibi arıcılar, belli sürelerde patlayan “bomba” düzeneği
kurduğunu ama Ayıların bu düzeneği çözdüğünü, Belli bir sürede patladığını
anlayınca, artık ona alıştıklarını ve bunun da çare olmadığını görünce;
“ Çok düşündüm ve Ayıların ürkmesini sağlayacak bir düzenek geliştirdim.
Amacım, Ayılara zarar vermeyen ancak onları şok edecek hem siren ve hem de
lambalı düzenekti. Arıcı, bu düzenekten bir tane alıyor ve peteklerinin
bulunduğu alana kuruyor. Ayı, o sahaya adımını atar atmaz da sistem devreye
giriyor ve ayılar can havliyle o bölgeden uzaklaşıyor. Yani belli surede
patlayan değil, Ayı’nın hareketlerine duyarlı Akülü bir sensör sistemi bu.
Buna “Ayımatik” veya “Ayısavar” da denilebilir. Bu düzenekte zamanlayıcı da
var ve sizin ayarladığınız süre, o siren ve tepe lambası aynı anda
çalışabiliyor” diye anlatıyor buluşunu.
Yaz ayları boyunca Karadeniz de arıcılık faaliyetlerinde bulunan insanlar,
her yıl ayı hikayelerine yenilerini katarken, katlandıkları zorlukları dile
getiriyorlar. Ancak Enver ustanın icadı ile bundan böyle artık Ayılardan
yana sorunu olanlar, ister araziye isterse arı kovanlarına yaklaştırmayan
“Ayımatik”le rahat bir nefes alabilecekler.
Enver Usta;
“ Benim geliştirdiğim sistem, Çevre ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli
Parklar Genel Müdürlüğü ile Doğa Derneği tarafından ortaklaşa yürütülen
''Boz Ayı Araştırma ve Koruma Projesi''nde kullanılan ''elektroşoklu'' tel
çitler gibi değil. Hayvana herhangi bir zararı olmuyor.üç takım verdim ve
alanlar çok memnunlar sistemden. Buda beni mutlu etti tabi.arıcıların gözü
aydın, bundan sonra yok ayılar kovanlarımı parçaladı, 50 kilo balımı yedi
gibi yakınmaları olmayacak. Elbette geliştirdiğim sistem ayılara veya
arılara zarar verici bir sistem değildir. Her yerde rahatlıkla
kullanılabilecek bir sistemdir.” diyor.
AYI, Koyunlarımı babamın mezarında yemiş
Arıcı değil ama Bayburt’un Pamuktaş köyünden Hayrettin Okumuş, Ayıların
sadece dağlarda değil köylerine de indiğini söylüyor. Bir yandan kakıla
kakıla gülerek anlatıyor, o koyunlarının ahırdan alınışını, ve babasının
mezarının başiında yenmesi olayını Hayrettin;
“ Bir gün koma (ahır) girdim ki ne göreyim, kom da üç tane koyunum yok
kapının hemen üstünde havalandırma penceresi vardı. Sağa baktım, sola
baktım yoklar. Saydım koyunları üç eksiğim var. Fakat, kapıda izler var.
Ahşap bir kapı zaten. Demek, kapının üstündeki pencereden uzanıp almış
hayvanları, vurmuş sırtına götürmüş Ayı.Sonra babamın mezarına gittim ki,
bizim evden 200 metre mesafededir mezar. Üç koyunun potsu da babamın
mezarının başucunda duruyor. Yani bizim Ayı, koyunları götürmüş babamın
mezarının başında yemiş. Şaştım kaldım, gitsin baba........................
haberin tamamı için tıklayın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder